Irkçılıkla Mücadele Derneği, Türkiye’de Arapların da arasında olduğu mültecilere karşı artan ırkçı ayrımcılık olgusunu endişeyle gözlemliyor. Bu olgu, hakaret, fiziksel ve sözlü saldırı gibi yansımalarını neredeyse günlük olarak göstermekte olup, Türkiye’nin çeşitli şehirlerinde ve köylerinde gözlemlenebilmektedir.
Bu olgunun artışına ve şiddetlenmesine neden olan siyasi, kültürel, ekonomik ve hukuki sebepler ve faktörler bulunmaktadır. Türkiye’deki ilgili tarafların, bu nedenleri ve faktörleri anlamaları, bunları önlemeye ve mücadele etmeye yönelik ciddi adımlar atmaları gerekmektedir.
Siyasi açıdan, mülteci meselesinin siyasi çekişmelerde kullanılması, mültecilere karşı haksız yere bir öfke oluşmasına yol açmıştır. Kültürel açıdan, bazı medya kampanyaları, öfkeyi artırmış ve mültecileri Türk toplumunun karşılaştığı bazı sorunların sorumlusu olarak göstermeye yönlendirmiştir.
Ekonomik olarak mülteciler işsizlik, ev kiralarının yükselmesi ve diğer ekonomik sorunların sorumluluğu yüklenmiştir. Hukuki olarak ise, caydırıcı yasaların bulunmaması ve saldırganları caydırmak için etkili güvenlik uygulamaları olmaması dikkat çekici olmakla birlikte güvenlik kurumlarındaki bazı çalışanların aşırıya kaçan fiillerde bulunmasına varan ihlallerin yaşandığı gözlemlenmiştir.
Irkçılıkla Mücadele Derneği, yukarıda belirtilen toplumsal yaşam alanlarıyla ilgili tüm Türk makamlarını, ilahi yasalara, insan yapımı kanunlara ve pozitif hukuka aykırı, gerçekleşmiş ve hâlâ meydana gelmekte olan ihlallerin ve saldırıların önlenmesinde öncü ve sorumlu rol üstlenmeye çağırmaktadır. Bu ayrımcılık, Türk halkının Araplar ve Müslümanlar nezdindeki zihinsel imajını olumsuz etkilemekle kalmamakta, aynı zamanda Türkiye’nin mevcut ve gelecekteki politika, ekonomi ve kalkınma projelerine zarar vermektedir.